Türkiye futboldaki müthiş bir olayı ıskaladı.
İstanbul Büyükşehir maçı için, Bursalı 30 bin 260 kişi biletlerini alarak yola koyuldu ve aynı gün içinde İstanbul'a gitti ve döndü.
Benim bildiğim Türk Futbol Tarihi'nde böylesi ilk kez yaşandı.
Gözlerini şampiyonluk bürümüş İstanbul efendileri, bunun farkında olsalar bile üzerinde durmadı.
Bu da doğaldı.
Çünkü yıllardır sermayeleri olan şampiyonluk yarışı ellerinden kayıp gidiyordu.
Gazete tirajları, TV reytingleri sallantıya giriyordu.
Kulüp yazar ve muhabirleri de primlerinden olacaktı!
Neyse onları biz de "es" geçelim.
Ya bizimkiler ?
Herkes yenilgiye kitlendi kaldı.
Sanki bu takım yıllardır şampiyonluk yarışı içindeydi de, bu kez bir yol kazasına kurban gitmişti.
Yani bizimkiler de 30 bin 260'ı ıskaladı.
Bu çok farklıydı ama…
İstanbul'da yüzbinlerle Karadenizli oturur, Trabzon geldi mi stadyumlara koşar.
Bu önemlidir.
1950 sonrası bu koca kente ilk göçenler Kastamonu ve Sivaslılar.
Bu nedenle, Sivasspor'un maçına 15 bin Sivaslı kalkar Olimpiyat Stadı'a gider.
Bu da önemlidir.
Fenerbahçe, Kayseri Kadir Has Stadı'nda ful çeker, çünkü tüm Orta Anadolu bu maçı bekler ve tribünleri doldurur. Belki de 40 bin kişi izler bu maçı.
Bu çok önemlidir.
Ama, bir kentin 30 bin insanı, organizasyonu yapar, kendi imkanlarıyla bir kentten bir başka kente, kendi rızasıyla giderse bu olay önemle açıklanamaz.
Bu bir devrimdir.
Futbol devrimidir.
Gerçek şampiyonluktur.
O kentin gücünü, ağırlığını ve değerini gösterir.
Siz şu anda sanmayın ki, Bursaspor sahada yarışıyor. Koskoca bir kent futbol topunu önüne katmış koşuyor. Bir tek nedeni var bunun…
Farkını ortaya koymak, kendi başarısıyla övünmek.
Bir başka kentin dinamiklerinin mutluluğuyla mutlu olmanın ötesinde bir olay…
Şimdi gelelim merakla beklenen soruya:
Bursaspor'u şampiyon yaparlar mı ?
İşte bu ön yargıyı kırmanın tek bir yolu var; iç sahadaki maçları kazanmak.
En azından Gaziantep ve Kayseri maçlarını…
Bu arada tahriklere kapılmamak.
Ön yargı konusuna gelince…
Ünlü mucidin değdi gibi, atomu parçalamak önyargıyı karmaktan daha kolay.
Yapılan iş hiç de kolay değil; ezber bozuluyor şu anda…
Yol açılıyor takımların önünde.
AB kriterleri mi dersiniz, UEFA normları mı bilemem. Bildiğim, fırsat eşitliği gelmeden futbol liglerinde denge sağlanmaz, heyecanlar yenilenmez.
İşte bu olmazı olura çevirmek üzere Bursaspor.
..Ve ben de hiç korkmuyorum bu yolun dikenlerinden.
Çünkü, MHK Başkanı İstanbul yerine İzmir'de oturuyor…
Çünkü sataşmalara hiç aldırış etmiyor…
Hakemlere bu anlamda güveniyorum. Kasıt yok sadece hata var.
Varsın Aykut'un kolu üzerinde gezinen topa için penaltı çalınmasın.
Yeter ki güven duygumuz yok olmasın.
Güveniyorum…
Bursa'nın gücüne, hakemin adaletine ve de troykanın (FB-BJK-GS) birbirini yiyip bitirmesine!
Şampiyonluk turunda görüşmek üzere.
12.04.2010 19:08:49, İsmail Kemankaş
Bu yazı 5709
kez okunmuştur.
Sitedeki yazılardan yazarların kendisi sorumludur; site yönetimi
yazılardan sorumlu tutulamaz.
Bursaspor için internet üzerinde hazırlanmış ilk
internet sitesi "Bursaspor. net" Grup ÇEYNÇ Tarafından
Hazırlanmaktadır...
Sitenin alt yapısı ve yazılımı Profornet tarafından
sağlanmaktadır.