İstemezükçüler nerdesiniz? "Taraftar Aybaba'yı bağrına bastı..."
"Taraftar Aybaba ile kucaklaştı..."
"Taraftar Aybaba ile barıştı..."
"Aybaba'ya sevgi seli..."
"Taraftardan Aybaba'ya: Seni seviyoruz..."
Galatasaray maçı sonrası medyada yer alan seri manşetlerden bir potbori sundum sizlere. Bir takımın başarısının, yönetim-teknik adam-futbolcu üçgeninin taraftarla bütünleşmesinden geçtiği gerçeğinden yola çıkarsak, bu söylemler Bursaspor adına müthiş bir gelişmeyi işaret ediyor.
Bu manşetler, Aybaba'ya geldiği günden beri "Bırak git" diye kalem oynatanlarla, ekranlardan "Düş yakamızdan" diye seslenen 'İstemezükçülerin' iflasıdır. Ya da sandık üzerinde tavşana niyet çektirenler gibi, yıllardır yönetimlere, hocalara ömür biçenlerin bir kez daha duvara toslamasıdır.
Kim mi onlar? Arife tarif etmenin anlamı yok. Onlar dün de vardı, bugün de var, yarın da olacaklar ama giderek erozyona uğruyorlar. Anlayacağınız nesilleri tükeniyor. Dün 'komisyoncu' yaftasını astıkları insana, yarın 'Ağamsın, paşamsın, yanlış anladın" diye yaltaklalanırlar. Haa, sıkıştılar mı kuyruğu kıstırıp otururlar. Biraz sallanmaya gör, 'kurt puslu havayı sever' hesabı hemen meydana çıkıp tribünden, derneklerden, internetçilerden buldukları 3-5 yandaşı gaza getirip ortalağı bulandırmaya çabalarlar. İçlerinde öyleleri vardır ki, geçmişde yönetimlere bile sızmışlardır. Bursaspor tarihinin rekorlarını kıran yönetimin başkanına statta "Cilveli Remziye" diye tempo tutan paralı orkestranın maestoruluğuna, sponsorluğuna bile soyunmuşlukları kanıtlanmıştır.
Atatürk Stadı'nın, "Bizim patronunun arka bahçesi müsait" diye taşınması için uğraşanlar da onlardır. Yeşil Beyaz sevgisi adına 960 bin doları kulüp kasasına bırakıp, arkasına bile bakmadan çıkıp gidenleri, yalan-yanlış karalayıp statın önünden geçmeye tövbe ettirenler de onlardır.
Bunlar imam gibi hep bildiklerini okurlar ama bilir gibi görünüp, birşey bilmedikleri için bu imamların doğru namaz kıldırdıklarına daha rastlanmamıştır. Ne deseler tersi çıkar, ne planlasalar hesapları şaşar. Bugün yazdıklarını yarın yalayıp yutarlar. Dün ellerinde belge diye ekrandan salladıklarını yarın mendil yapıp buruşturup atarlar.
Takımın başındaki hocayı; taktiği, tekniği, sistemi, stratejisi, oyuncu tercihi gibi, futbol kimliği ile eleştirmek yerine, sabah idmanda sırf kendilerine 'Günaydın' demediği için altını oyup, yerine aile dostlarını getirme kurnazlığına bile kalkışırlar.
İçlerinde öyle kuş beyinliler vardır ki, hocayı taraftarla barıştırmak adına albümü çıkmış manken kızlarımız gibi "İmza günleri' ne götürülmesini bile teklif ederler. Hani utanmasalar, yıllarını futbolun içinde geçirmiş koca adamı bayramlık çocuk gibi ev ev dolaştırıp, küçüklerin gözlerinden büyüklerin ellerinden öptürecekler.
Hala "kimdi bunlar yahu?" diyeniniz varsa; 'Aç gazte, bak tv.'
11.10.2008 10:11:51, Mustafa Özkeskin
Bu yazı 9737
kez okunmuştur.
Sitedeki yazılardan yazarların kendisi sorumludur; site yönetimi
yazılardan sorumlu tutulamaz.
Bursaspor için internet üzerinde hazırlanmış ilk
internet sitesi "Bursaspor. net" Grup ÇEYNÇ Tarafından
Hazırlanmaktadır...
Sitenin alt yapısı ve yazılımı Profornet tarafından
sağlanmaktadır.
