Başkan İbrahim Yazıcı''nın önceki akşam Atatürk Stadı''nda yönetimiyle birlikte gerçekleştirdiği basın toplantısı bir ilk olarak Bursaspor tarihine geçti. Topu santra yuvarlağına koyarak karşı kaleye basını geçiren Yazıcı''nın, kullandığı üslupta resmen bir meydan okuma havası vardı. ''İşte karşınızdayım, istediğinizi sorun'' diyerek sözlerine başlayan başkanın belli ki, medyadaki sezon içi eleştirilerinden içi çok acımış.

Saha içindeki yönetici sayısı habercilerden daha fazla olan çift kalede, karşı takımdan nokta atışlı can alıcı ataklar gelmeyince, rahatça topa basan Yazıcı maçı aldı götürdü. ''Açıklamalarınız beni tatmin etmedi'', ''İlk 5 haftada sonuçlar iyi olmazsa bırakıp gider misiniz'', ya da ''Amigoları hizaya getirecek misiniz'' türünden absürd sorular, Basınspor''u ofsayta düşürdü! Basın toplantıları habercileri değil, kamuoyunu tatmin etmek amacıyla düzenlenir. Açıklamalar, gazete sayfalarında değerlendirilir, televizyon ekranlarında yorumlanır, camiada enine boyuna tartışılır. Maliye Bakanı''nın bütçeyi açıkladığı basın toplantısında, bir gazetecinin ayağa kalkıpta, ''Bu bütçe beni tatmin etmedi'' demeye, ya da bir başkasının felaket tellallığına soyunup aba altından sopa göstermeye hakkı var mı?

Bursaspor Başkanı''nın toplantıda çizdiği tabloya göre umut yabancılarda. Yurt dışında kelepir oyuncu arayan Samet Aybaba, ''Yabancılar ucuz'' derken aslında yanılıyor. Yabancılar ucuz değil, yerliler pahalı! Yıllığına 1 trilyon 700 milyar liradan kapı açan Egemen Korkmaz bunun en canlı örneği. Yeri gelmişken İbrahim Yazıcı''nın ''adam gibi adam'' portresiyle niteleyip Özlüce''deki kulüp binasına çerçevelediği Ömer Erdoğan''a değinmekte yarar var. Geçen sezon 960 milyar liraya imza atan futbolun beyefendisi, bu yıl 800 milyara düşünmeden ''evet'' demiş. Gerçek bir Bursasporlu''ya yakışan bu davranış, sezon boyunca ''Bileğimi kessem kanım Yeşil Beyaz akar'' teranelerini papağan gibi tekrarlayan, ancak iş masaya geldi mi, açık artırmaya gidenlere umarız yol olur.