Bursaspor Taraftarı Bütün Bunlara Alışıktır. Biz Bursasporlular olarak alıştık artık. Çok iyi biliyoruz ki başarılı bir takımın taraftarları değiliz. Rahat rahat maç izleyemeyiz. Gördüğümüz iyi ve güzel günlerin sayısı kötü günlerimizle kıyaslanamayacak kadar azdır.
Bursaspor taraftarı olmak keçiboynuzu yemek gibi bir şeydir. Azıcık tat için dişlerimiz kırılır. Fedakârca stat doldurulur. Takım nereye giderse yalnız bırakılmaz. Kombine ve bilet satışlarında rekorlar kırılır; ama sattığımız kombinenin on beşte birini satan, ortalama üç bin kişiye oynayan takımlar bizden daha başarılı olur. Bize de otuz şubata, otuz bir eylüle başarı randevuları verilir. İki yıldır Süper Lig'de oynayan kulüpler UEFA'nın, ilk beşin, şampiyonlar liginin hesabını yaparlar, biz hala beş yıllık hedeflerle avutuluruz.
Golün şaka gibisini biz yeriz, pisipisine maçları biz kaybederiz. Tuttuğu topu içeri atan kaleci bizde, altı pas çizgisi ile voleybol ağını karıştıran futbolcu bizde… Hocamız takımı geriye yaslata yaslata oynatmaktan bir hal oluyor. Takıma bundan daha iyi el freni bulabilmek olanaksız. İki maç kazanınca ümitlerimizi yeşertir, iki gün önceki yanlışları unuturuz. Temlikleri kaldırdığımızı söyler, sonra vazgeçeriz. Kamuoyu tepkisi ağırlaşınca yeniden temliklerimizi kaldırdığımızı söyleriz. İkinci Lige düşeriz. Üzülürüz. İkinci Lig şampiyonluğumuzu bile yüzümüze gözümüze bulaştırırız. İkinci Lig şampiyonluğunu bir şey zanneder, seviniriz. Halbuki, başarılı olamayacaksan birinci lige çıkmanın ne anlamı var? Sürekli düşme kaygısı ile yaşamanın, bir ayağı çukurda yaşamanın sağlayacağı psikolojik bozuklukları yaşamak kime ne fayda sağlar?
Sonra da seyirciye sitem edin. Siz bu seyirciye layık olmaya çalışmayın. Hep başkalarını suçlayın. Sizler bu formanın hakkını verin, sonra da bakın bu seyirci sizi nasıl bağrına basıyor. Bir futbol takımından beklenen en önemli şey, futbol oynamasıdır. İyisini kötüsünü bir yana koyun, önce futbol oynayalım. Korner atamadan maç tamamlıyorsunuz sonra da şikâyet ediyorsunuz. Biraz daha özenli ve dikkatli olun. Daha da önemlisi: Ayıp etmeyin. Söyleyecek sözünüz yoksa: Susma erdemliliğini gösterin.
Bu takım ilk kez küme düşmemeye oynamıyor. Yıllardır biliriz bu korkunun ne demek olduğunu. Geçmiş yıllarda da, küme düşme mücadelelerinin en orta yerinde bulurduk kendimizi. Ama o yıllarda mücadele ettiğimiz o mütevazı kadrolar her şeyden önce iyi mücadele etmeye çalışır, sonuç olarak bizleri mutlu edemese de hırs ve mücadele güçlerini üst düzeyde tutarlardı.
Geçin hocam, geçin bunları. Önce Bursa'ya, Bursaspor'a layık olmaya çalışın. Laf değil iş; başarısızlık değil başarı üretin. Bütün bunları da öncelikle "iyi futbol" oynayarak yapmaya başlayın ve bakın Bursasporlular sizleri nasıl da bağırlarına basıyor.
25.09.2006 15:42:04, Tonguç Akkuş
Bu yazı 4333
kez okunmuştur.
Sitedeki yazılardan yazarların kendisi sorumludur; site yönetimi
yazılardan sorumlu tutulamaz.
Bursaspor için internet üzerinde hazırlanmış ilk
internet sitesi "Bursaspor. net" Grup ÇEYNÇ Tarafından
Hazırlanmaktadır...
Sitenin alt yapısı ve yazılımı Profornet tarafından
sağlanmaktadır.