Özlüce tesislerinde tatsız olaylar |
 Biçer yaptığı açıklamada şunları söyledi; “Vakıfköy Orhan Özselek Tesislerinin tadilatı için yapılan anlaşma gereği, yüklenici firma belirtilen işlemler henüz yapılmadan kulübümüzce iş karşılığı için verilen senetlerle ilgili olarak senetleri 3. kişilere ciro ettirdiğinden kulübümüz bu firmaya dava açmıştır. Firmanın yapmış olduğu işlerin tespiti mahkemece yapılmış olup, işin bedelinin ödenmiş olduğuna dair makbuzlar kulübümüzde mevcuttur. 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2009/160 Esas sayılı dava henüz sonuçlanmamış ve yargılama devam etmektedir.
Ancak, alacaklı olduğunu iddia eden firma, avukatları vasıtasıyla haksız biçimde kulübümüzün mal varlığına haciz koyma dahası kulübün işleyişini önleyici biçimde mali işler ile seyahat organizasyonların ve üye bilgilerinin bulunduğu bilgisayarlara haciz koymak istemiştir. Bizde bu bilgisayarların haczedilmemesini, başka malları almalarını avukat ve haciz memurundan talep ettik. Çünkü o bilgisayarlara konulacak haciz sonrasında kulübümüzün fiilen çalışması engellenecekti. Avukat konuda ısrarcı olunca görevli polis memurları, çevik kuvvetten destek istedi. Çevik kuvvet beklenirken Trabzonspor maçı deplasmanı ile ilgili olarak 4-5 tane tribün lideri görüşmek üzere tesislere geldi. Ayaküstü kendilerinin taleplerini dinledim. Özel uçak konusunda bilgilendirme yaptım. O sırada çevik kuvvet araçları tesise gelince tribün liderleri polislerin neden geldiğini sordular. “Bende haciz işlemi var” dedim. Onlarda olayı izlemek istediklerini söylediler. O sırada haciz memuru ile birlikte polisler mal almak için içeriye girmek istediler. Bende kendilerine “ ben burada haksız yere kimseye mal vermem, haksız yere götüremezler” dedim. O sırada tribün liderleri ile polis arasında karşılıklı bir itiş kakış söz konusu oldu. Bu sırada taraftarlar ekip otosuna alındı. Daha sonra Mehmet Güzelsöz’ün ekip otosunda kalp spazmı geçirdiğini öğrendik. İcra memurları ve avukat daha sonra tesislere girerek haciz edilecek malların tespitini sükunetle yaptılar. Olayların ardından savcılık tarafından konu ele alındı ve yaşanan olayları kendilerine de anlattım.
Kulübümüzün hak ve menfaatlerini korumak biz yöneticiler için her zaman ön plandadır. Yargı kararlarına ve yargısal işleyişe saygılı olmakla birlikte, kulübümüzün maddi kabiliyet ve imkânlarını haksız ve mesnetsiz biçimde sarf etmeme yolunda çaba gösterdik.
Tanık olarak çağırılmasını beklediğimiz mahkemede sanık olmamız bizleri son derece üzmüştür. Ayrıca dün yaşanan olaylarda Nilüfer İlçe Karakolundaki polis memurlarının göstermiş olduğu iyi niyete teşekkür ederiz. Ancak birkaç görevli emniyet personelinin tutarsız ve tahrik edici davranışları bizleri üzmüş ve bu olaylara sebebiyet vermiştir. Kulüp-emniyet işbirliği ve güveni hiçbir zaman zedelenemez. Bizler emniyetin çalışma arkadaşlarıyız. Beraber bir bütün içerisinde çalışmak zorundayız. Emniyetle aramızda hiçbir sorun ve nifak söz konusu değildir.
Sonuç olarak; mahkeme konuyla ilgili olarak adı olaylara karışan taraftarlardan 2 kişiyi tahliye etti ve yargılama tutuksuz olarak devam edecektir. Şahsım ile ilgili olarak savcı ve mahkemece herhangi bir işlem yapılmamıştır. Kulüp tesislerinde yaşanan talihsiz olaylardan dolayı üzüntülü olduğumuzu kamuoyuna arz ederim” dedi.
Olay Gazetesinden...
Facebook'ta paylaş
Bu haber 3027 kez okunmuştur.
|
|
|
|
| Yazarlar |
|
|
|
|
|
, |
|
|
. |
|
