Sahibinden satılık az kullanılmış kombine!
|
 Yönetim, “Sabır” istiyor ama Bursasporlular, o kadar öfkeli ki, tepkilerini göstermek için farklı farklı metotlar geliştiriyor.
Bursaspor, kabullenmesi zor bir süreçten geçiyor… Eleştiri oklarının hedefinde olan, hemen hemen her maç istifaya davet edilen yöneticilerin, atadıkları profesyonellerin de gelinen noktayı içlerine sindirdiklerini düşünmüyorum… Belki, herkesten daha fazla kahroluyorlardır… Onların penceresinden baktığımda, sabır istemeleri gayet normaldir… “İstifa etsek, her şey düzelecek mi?” diyenler de vardır muhakkak…
Ancak, şehirdeki tansiyon “Sabır” isteyerek düşecek gibi değil… Bursaspor’a gönülden bağlı olan bir çok kişi o kadar öfkeli ki, kombinesini satılığa çıkaran bile var… “Sırf tepkimi gösterebilmek için, -satılık kombine bilet var- diye gazeteye ilan vereceğim” diyor yolumu kesen bir taraftar…
Bir grup da, idmana gelip futbolculara 3 hafta süre veriyor…
Pinto, Akhisar Belediyespor maçı öncesi “Baskıyı kaldıramıyorum, oynamak istemiyorum” diyor, bizim profesyoneller, savaştan korkan askerle ilgili karar alacaklarına, “Bu haberi kim sızdırdı?” kavgasına tutuşuyor…
Yönetim, yenilere bol keseden dağıtırken, adaletsizlik olmasın diye gözbebeğimiz Batalla’ya 300 bin Euroluk jest yapıyor, ancak sözleşmesi sezon sonunda bitecek olan takım kaptanı İbrahim Öztürk’ün görüşmeye gelen menajerini “Lig bitince görüşelim” diyerek kibarca kovuyor…
Bir bakıyorsunuz, o görüşmeden sonra İbrahim, iki haftadır kadroya giremiyor!
Başkan Erkan Körüstan, “Kimseye bedava bilet ve otobüs vermiyoruz” diye açıklama yapıyor, tribün lideri Selim Kurtulan, “Yönetimden 700 tane bedava kombine bilet ve para aldık” şeklinde cevap veriyor… “Hangisi doğru?” diye soruyoruz/soruyorlar, “Tık” yok…
Yani, işler hem içeride hem dışarıda hiç iyi gitmiyor… Herkes, bir şaşkınlık içinde…
Kulüp içindeki “güç bende” çekişmelerini görüp de müdahale etmeyen/edemeyen yönetimin, dışarıdaki tepkileri nasıl dindireceğini ben de merak ediyorum…
Saha sonuçları tabii ki en büyük ilaçtır ama ana sorunlar sadece halının altına saklanmış olur…
Bu arada, Osman Akın’la geçtiğimiz hafta uzun bir telefon görüşmesi yaptık… Kısaca, “Sen bana haksızlık yapıyorsun, çünkü elimde zannettiğin gibi yetkiler yok. Ben sadece aracıyım. Taleplerinizi iletmekle sorumluyum. Karar yetkim yok. Bir söz verdiğim ve Bursaspor’u çok sevdiğim için buradayım. Kendi işimden fedakarlık yapıyorum. Yılbaşından sonra yönetimle oturup, konuşacağız… Profesyonel olarak devam edeceksem, bunun mutlaka hem maddi hem de manevi olarak bir karşılığı olmalı” dedi. Yaşadığı sorunlar nedeniyle istifa ettiğini ancak yönetimin bunu kabul etmediğini de ekledi.
Belirtmek istedim..
* Orhan Güney Olay gazetesinde 03 Ekim 2013 tarihinde yayınlanan yazısı...
Facebook'ta paylaş
Bu haber 2054 kez okunmuştur.
|
