Levent Kızıl "Bu İşler Karizma İster" |
Bursaspor'un önemli ve tarihi başarılarında imzası bulunan Levent Kızıl, başkanlık koltuğunu devretmeden önce Bursa hakimiyet'e çok özel ve çarpıcı açıklamalar yaptı. İki yıl içinde yaşadıklarını ve neden görevi erken bıraktığını en ince ayrıntısına kadar anlatan Kızıl, bugün yapılacak olan genel kurul öncesi de önemli mesajlar verdi. İşte, Bursaspor başkanının gündem belirleyecek sözleri:
Göreve başladığımızda, Bursaspor Lig A'daydı. 18.5 milyon dolara yakın borcu vardı. Süper Lig'e çıkaracağız dedik, çıkardık. Daha sonra ligde kalıcı olmak için yola çıktık. Hedefimiz 40 puandı. Vizyonumuz dar olduğu için, biraz ufak tuttuk. Büyük hedefleri gerçekleştiremiyoruz, çünkü, 12. haftada Engin İpekoğlu takımın başına gelince, -İlk 10'un içinde sezonu kapatırız, sıkıntı yaşamayız, belki şampiyonu da belirleriz- dedik. İstediklerimizin hepsi oldu. Her ne kadar sıkıntılı günler geçirdik gibi gözükse de sezon boyunca ilk 12'nin altına hiç düşmedik. Bizden daha fazla para harcayan takımların durumu ortada. 4 büyük takımı yenen 3. ekip olduk. Kendimize göre birçok şey yaptık.
Tabii, bunları hangi şartlarda başardığımız da bir gerçek. Bursaspor, ciddi bir borcu olan kulüp. Bizler bunu bilerek göreve geldik. İlk sene sonunda bırakacağım dediğim zaman, bırakmamamı istediler. Biz de buna uyduk. Kendi kulvarımızda, bu yıl Süper Lig'de en az parayı harcayan takımlarından biriyiz. Ayrıca başarıya bakarsanız, Sivasspor'la birlikte Bursaspor görülecektir. Devre arasında, Zafer Biryol'u yedek kaldığı için Rize'ye verdik. Onun yerine, yüzde 80'i maç başı ücrete Zafer Demiray'ı aldık.
Başkan adaylarını yermek açısından söylemiyorum. Engin hocaya bir haksızlık yapıldı. Ersun Yanal önemli bir hocadır. Milli Takım'da büyük başarılara imza atmıştır. Ancak Engin İpekoğlu, 12 puanda aldığı takımı 45 puana çıkardı. Yanal'ın ise 23 puanı var. Tüm imkansızlıklara rağmen, ligi aslanlar gibi bitirdik. Ersun Yanal, koskoca Vestel'in imkanlarıyla bırakıp gitti. Engin hocayı beğenmeyebilirsiniz, ancak bir takımın hocası varken başka birini deklare edip buraya getirirseniz hoş olmaz. Yılmaz Vural önemli bir hocadır. Baktığımız zaman Antalyaspor küme düştü, biz burada çay kahve içiyoruz. Ortaya bir şey koyarken, insanların da hakkını teslim edelim. Kimse masum değildir. Engin İpekoğlu'nun da hataları vardır. Fakat verilen imkanlarla bu kadar.
Divan Kurulu toplantısında, adaylar çıkıp konuşma yaptı. Altyapıdan kötü diye bahsediyorlar. İnsanlar önce araştıracak, boş konuşmayacaklar. Altı dolu vaatler verecekler. Şu anda 28 oyuncu profesyonel olmuş. Beşiktaş ve Galatasaray'la beraber, 26 oyuncu milli takıma gitmiş. Mehmet Yılmaz, Sercan Yıldırım, Bekir Ozan, Serkan Kurtuluş, Ömer Kaplan altyapıdan A takıma yükselmiş. Serkan Kurtuluş, Beşiktaş'a karşı oynadı. Sakatlıkları nedeniyle ikinci yarıda görev yapamadılar. Serdar Kurtuluş'u 1 milyon dolar ve Sinan ile Eser'in bonservisleri karşılığında verdik. Sinan ve Eser'i satsak, herhalde 2 milyon dolar verirler. Altyapı müthiş çalışıyor. Adnan Örnek'e, Raşit Çetiner ve Engin İpekoğlu'na teşekkür ediyorum. Bu konuları anlatırken araştırsınlar. Avrupa'nın çeşitli ülkelerinden turnuva teklifleri geliyor. Futbol okulumuzda yılda 600 bin YTL para kazanıyoruz. 2500 öğrenci yaz okulunda olacak.
Adaylardan biri, -Bursaspor'u kara düzenden çıkaracağım- dedi. Bursaspor Kulübü'nün hesabı kitabı, benimle beraber halka açıldı. İnternet sitelerinde hesabı kitabı var. Doğru bilgilerle aday olacaksın. Adayların hepsi, kendilerine göre kıymetli insanlardır. Bunlarla karşımıza çıkarlarsa, hepimize ayıp ederler. Çıkıp dersin ki; -Mevcut budur, daha iyisini yapacağım.- Mesut Mestan'ın Allah'ı var, çıktı ve konuşulanları düzeltti. -Bursaspor, Levent Kızıl döneminde olduğu kadar açık olmadı- dedi. Aday arkadaşlar, mantıksal konularla gelirlerse daha iyi olur.
Ben, hiçbir adayı desteklemiyorum. Çünkü Ali Karasu ve Mesut Mestan, benim yönetimlerimde görev yaptı. İskender Kaya'yı da kongredeki adaylıklarından tanıyoruz. Hepsine eşit mesafedeyim. Birinin arasında tercih yaparsam, bana yakışmaz. Bursaspor'a haksızlık yapmış olurum. Burada iki senedir bir düzen kurduk. Bunu devam ettirirlerse, rahat şekilde görevlerini yaparlar. Tabii, her yiğidin bir yoğurt yiyişi vardır. Ortaya bir şey koyarken, insanları kırmamalılar.
Maddiyat kadar, maneviyat da önemli. Türkiye'nin birçok takımında futbolcular, alacaklarını alamadılar. Aday olmam için zamanında söz verenler sözlerini yerine getirselerdi, bir kuruş futbolcu alacağı olmadan giderdik. İnsanların arkalarında maneviyatla durduk. Beşiktaş maçı öncesinde yaşadıklarımızı kimse bilemez. Futbolcuları, teknik heyeti, yönetimi tebrik ediyorum.
Şimdi 3 isim vereceğim. Sürekli kötü günlerimde benimle beraber olan Kemal Öz, kimsenin yanımızda olmadığı dönemde bizimle birlikte Denizli'ye gelip, tüm masrafları üstlenen Nedim Ermutlu ve kardeşim Ömer Kızıl. Beşiktaş ile olan bir hesaptan bahsediliyordu. Bütün şehir canlandı, hırs yaptı. Biz de prim kampanyası düzenledik. 25 bin YTL kardeşim Ömer Kızıl verdi. 20 bin YTL Kapalıçarşı esnafından geldi. 25 bin YTL de bir işadamı verdi. Bu kadar hırslıydık, futbolcuları motive edecektik. Biraz insanlar da bir şey yaparken düşünecek.
Başkan olduğumda herkese, -Sahada gerekeni yaparız- demiştim. Rize'yi iki maçta da yendik. Beşiktaş ile hesap kapattık. Akçaabat Sebat'ı kupadan eledik. Benim hiçbir hesabım yoktu. Hesapların sahada görülmesini istedim. Artık husumetler, kavga bitsin. Futbolun geldiği nokta zaten ortada.
Kimseye dargınlığım yok. vicdanım çok rahat. Çok şükür herkesten ilgi alaka görüyoruz. -Başkanım iyi işler yaptınız, teşekkür ediyoruz- demeleri bana yeter. Olan oldu, geçen geçmişte kaldı. Fenerbahçe maçında kale arkasında bağıranlara sinirlendim ancak beni kıran, bunlara kapalı, maraton ve VIP tribünlerinden alkışlarla destek gelmesi oldu. Sağduyulu insanların bunu yapmasına çok üzüldüm. Kızıl artık gitti.
İki senelik görevim boyunca, Bursaspor'un bayrağını Türkiye'nin hiçbir yerinde yere düşürmedim. Uşak'ta taşa, Kocaeli'de polise taraftarlarla beraber, Altay'a da 15 bin kişiye karşı durduk. Herkese dikilerek, Bursaspor uğruna düşman oldum. Niçin düşman oldum? Gazoz mu sattık, nakliye mi yaptık? Bursaspor'a reklam için gelmedim. Ben Levent Kızıl'dım zaten. Sevdiğim için, görev anlayışıyla girdim. Herkes, bırakamaz dediği anda da bıraktım. Benin için koltuk önemli değil. Hiçbir makam benim ve arkadaşlarımın onurundan kıymetli değildir. Beni sevenler de sevmeyenler de vardır. Kale arkası da tepki olabilir. Asıl sağduyulu dediğim insanlar alkış tutarsa, sorumlu bir adam olarak bu işi yapmam.
Kongre kararını, aslında Fenerbahçe maçından sonra alacaktım. Çünkü o karşılaşmadan sonra bu iş benim için bitmişti. Fakat Bursaspor'un 33 puanı vardı ve küme düşerdi. Oyuncularla vedalaştığım esnada Ferit Şahenk, eşim ve kardeşim aradı. Bu işi yarım bırakmamamı söylediler. Böylelikle yolumuza devam ettik. Ancak Kayseri maçında da futbolculara 1 metreden küfür edildi. Kimsenin bunu yapmaya hakkı yok. Sonra, Beşiktaş maçında oyuncuları bağırlarına bastılar. O futbolcu, sana ne kadar inanır. İnşallah bu yanlışlar son olur. Seçilecek başkanın Bursaspor'a iyi şeyler yapacağına inanıyorum...
Bursa Hakimiyet Gazetesinden...
 Facebook'ta paylaş
Bu haber 3004 kez okunmuştur.
|