Bunlar Polis Değil Futbolcu |
Olaylı bir şekilde başlayan ve yardımcı hakemin yaralandığı Diyarbakırspor-Bursaspor maçının tatil edilmesinin ardından Bursasporlu futbolcular, Atatürk Stadı'ndan savaşa gider gibi çıkartıldı.
Maçın tatil edilmesinin ardından Bursasporlu futbolcular, Diyarbakır Atatürk Stadı'ndan çevik kuvvet otobüsleri ile çıkartıldı. Yeşil-beyazlı futbolcular, otobüste çevik kuvvet polislerine ait kaskları giydiler.
Diyarbakırspor taraftarları, futbolcuları taşıyan otobüsleri taş yağmuruna tuttu. Otobüsün camları paramparça olurken, otobüsün şoförü polis lojmanlarına sığınmak zorunda kaldı. Yeşil-beyazlı kafile daha sonra yoğun güvenlik önlemleri altında havaalanına geldi ve uçakla şehirden ayrıldı.
"BİLDİĞİNİZ DUALARI OKUYUN"
Ömer Erdoğan: Sırtımda bir ağırlık ve sıcaklık vardı. Birden titredim. Meğerse bizi taşıyan araca atılan taşlardan serpilen camlar boyun kısmıma girmiş. Bir an o polis midibüsünde öleceğimizi sandım. Taraftarların saldırıları nedeniyle Diyarbakır Polis Evi'ne sığındık.
Sercan Yıldırım: Daha ısınma idmanında tribünlerden atılan kaya parçalarını görünce korktum. Fakat en korkuncunu stattan polis midibüsü ile havalimanına giderken yaşadık. Yüzlerce insan üstümüze akın ediyordu. Bir ara etrafımdakilere, "Buraya kadarmış. Bildiğiniz duaları okuyun" dediğimi hatırlıyorum.
Hüseyin Cimşir: Böyle dehşet görmedim. Diyarbakırsporlu arkadaşlarımız bile bize acıdı.
Ali Tandoğan: Stat çıkışında bizi taşıyan midibüs az daha bize mezar olacaktı. İnanılmaz bir gün yaşadık. Bize taş atanlarların yaşları 15-16 falandı.
Antrenör Mutlu Topçu: Polislere, "Bu midibüslerin camları kurşun geçirmez mi?" diye sordum. Bana, kurşun geçirmez olduğunu söylediler. Araçlarımız trafik nedeniyle bir yerde durmak zorunda kalınca, onlarca kişi midibüse saldırıp camları koruyan demirleri söktü. Ondan sonra da taş yağmuru başladı. Kurşun geçirmez denilen o camlar taşlarla paramparça oldu. Camlar kırılınca polislerden kalkanlarını istedik, onlar da bize perde yaptı. Bu arada birkaç polis kasklarını çıkarıp bize verdiler. Yaşadıklarımız o kadar korkutucuydu ki, Ozan İpek ağlamaya başladı.
mynet.com
 Facebook'ta paylaş
Bu haber 2839 kez okunmuştur.
|