İstanbullu Yazarlar maçın tekrarını savunuyor |
Özellikle ulusal medyada TFF tarafından iptal edilen Bursaspor-Beşiktaş maçı öncesinde taraftarla polis arasında yaşanan olaylar nedeniyle linç kampanyası başlatılırken, Federasyon’un verdiği ağır cezaların ardından Bursaspor’a haksızlık yapıldığı görüşü savunulmaya başlandı. Yeşil beyazlı kulübün yargısız infaz edildiğini savunan bazı yazarlar TFF’nin günler öncesinden karar aldığını belirtirken, maçın tarafsız sahada oynatılmasının vicdanları rahatlatacağı görüşünü savundular.
CEMAL ERSEN (Milliyet)
Bir hükmen yenilginin anatomisi
Olay akşamı kendisini telefonla arayan meslektaşlarımıza Federasyon’un en yetkili isimlerinden biri “Bursaspor 3-0 hükmen yenik ilan edilecek” der. Bir başka yönetici ise “Maçın sonucuyla ilgili karar perşembe günü yönetim kurulu toplantısında verilecek” açıklamasını yapar. Biz ise talimatlarda bu olay nedeniyle “hükmen yenilgiyi” gerektirecek bir hüküm olmadığına kanaat getirip “tarafsız sahada tekrar” tezini savunuruz.
Hem de “hükmen yenilgi” kararının o gece verildiğini ve yönetim kurulunun sadece “prosedürü yerine getirmek” için toplanacağını bile bile!
Altında imzamız bulunan haber, Bursaspor dışında pek çok kişiyi rahatsız eder. Federasyon, perşembe günü İstanbul’da toplanır. Valilik, emniyet, temsilci ve hakem raporları değerlendirilir. Görgü tanıkları tek tek dinlenir. Olay görüntüleri en ince detayına dek izlenir. Gazetelerde yer alan fotoğraflar değerlendirilir. Toplantıya katılan üyeler görüşlerini anlatır, fikirler tartışılır.
Tüm bunlar sadece bir saat içinde gerçekleştirilir (!) Ve aralarında UEFA’nın da referans gösterildiği tam yedi yasa ve talimat maddesine dayanılarak, Bursaspor hükmen yenik ilan edilir.
Akıllara şu gelir; demek ki, olayların çıktığı gece yetkililer beş gün sonra verilecek kararla ilgili birbirinden karmaşık bunca talimat maddesi ve UEFA statüsünü “hatmedip” kesin yargıya varmıştı.
Bu arada, hükmen yenilgi kararının maçın oynatılacağı bir tarih bulunmamasıyla ilişkilendirilmesine ise hiç katılmıyorum!
BAĞIŞ ERTEN: Hesaplaşmadan hesap sorulmaz
Sporda şiddet cezalarla çözülmez. Olayların gerçek failleri deşifre olmadan gönülsüz anlaşma yaparız o kadar. Cezalar, cezalar... Bu iş sadece cezayla çözülmez arkadaşlar. Memlekette kin ve düşmanlık tohumlarını ekenleri, düpedüz örgütlü suç işleyenleri saha kapatma cezasıyla mı ıslah edeceksiniz? Evet gözaltılar var, evet tutuklananlar var. Ama bunları da gördük biz. Siz hiç gerçek sorumlulara ulaşıldığını gördünüz mü? Mahkeme kayıtlarında adı geçen, dinlemelerde çete üyeleriyle hoş sohbet edenler bir kez adliyeye çağrıldı mı? Bedava bilet dağıtan takım elbiseliler bir kez olsun karakola gitti mi? ‘3-5 kendini bilmez’den ötesine geçen bir yaptırım oldu mu hiç? Ne yani? Ölümcül nefretleri hükmen mağlubiyetlerle mi yumuşatacaksınız?
Nasılsa bu memlekette top yuvarlak! Ama görünen o ki adalet de hiç köşeli değil.
GULENGUL ALTINSAY: Şiddete karşı mıyız biz?
Laflara değil yaşadıklarımıza bakarsak şiddete karşı olmadığımız çıkıyor ortaya. Tam tersine el birliğiyle şiddeti seviyor, körüklüyoruz biz. Herkes için geçerli bu; başta Futbol Federasyonu ve kulüp yönetimleri ve tabii medya olmak üzere herkes için.
Bursa’da bir kesim genç başkaları için ‘kahramanlık’ yaparken, ‘ölmeye giderken’ kimin gazına geliyordu, kimden ferman alıyordu acaba. Kimlik sorunlarıyla boğuşan bu gençler, kendi sorunlarını bırakıp, yaratılan ‘düşman’a bütün hıncını kusarken, hangi ‘başkan’ları, ‘reis’leri, ‘baba’ları örnek alıyordu acaba. Ben şimdi Bursaspor’un, Bursasporluların günah keçisi yapılmasına karşı çıkıyorum
 Facebook'ta paylaş
Bu haber 2982 kez okunmuştur.
|